Aralık ayında Hamburg gezisine çıkmak biraz soğuğa dayanıklı olmayı gerektirse de, Hamburg her mevsim çok güzel bir şehir. Aralık ayında christmas marketlerin kurulması ve her yerin ışıl ışıl olması insana hava durumunu biraz olsun unutturuyor. Biz Hamburg gezimizi sadece 3 günlük planlamıştık ve kesinlikle yeterli bir süre olduğunu söyleyebilirim.
İlk gün şehrin merkezinden başladık gezmeye
Şehrin merkezinde bulunan Rathaus (yani Belediye binası) 1800lerden beri şehrin sembolü olmuş durumda. Christmas döneminde en büyük noel pazarı da burada kuruluyor. Hemen çevresindeki kanallar, kiliseler, merkezi tren garı, lüks restoranlar ve kafeler ile en seveceğiniz meydanlardan biri olabilir.
Kanal kenarında bulunan mekanlar biraz lüks olmaları (ve euronun tam da o dönemde tavan yapması nedeniyle) tercih sebebi olmayabilir. Fakat az ilerisindeki sokaklar da hiç fena değiller hem de harika manzaraları olduğunu söylemeliyim.
İkinci gün gezmeye Hamburg Limanı‘ndan başladık
Landungs Brücken’den (yani Limandan) Radhaus‘a yürümek en fazla 40 dk falan sürüyordur. Yol üstünde görülmesi gereken tüm tarihi ve turistlik yerlere giderek günün yarısını bu bölgede bitirdik. (Gezilecek yerler listesini hazırladığımda buraya linkini de bırakacağım) Limandaki mekanlar çok sevimliydi. Hard Rock Cafe de vardı ama gezmeye o bölgeden başladığımız için oturmadık. Limandaki gemiler, bot turları ve manzarası harikaydı. Müzik binasının ( Elbphil harmonie) orta katından Hamburg manzarasını izlemek süperdi.
Hava kararmadan biraz daha üst kısımlara çıkarak Botanik bahçesini, Hamburg müzesini (içeriye giremedik), Adalet Sarayını ve bir kaç kiliseyi daha ziyaret ettik. Akşam olunca da Hamburg’da yaşayan arkadaşlarımız ile buluştuk.
Çok olmasa da biraz erken gezmeye başlayınca gezilmeyecek gibi değil. Hele ki kış aylarında saat 4 olunca hava karardığı için biraz erkenci olmak şart.
Üçüncü ve son gün
son güne başlarken önce merkeze uğrayıp Rathaus bölgesinde biraz turladık.
Bir gün önce akşam, St. Pauli bölgesini biraz gezmiştik fakat gün içinde detaylı gezmeye zamanımız kalmamıştı. Bu nedenle son günü de bu bölgeye ayırdık. Şehrin bir diğer büyük christmas marketi de burada olduğu için akşamı da burada geçirdik. St. Pauli cuma ve cumartesi akşamları özellikle çok hareketli bir bölge olduğu için planlarımız çok yerinde oldu.
Pazar sabahı artık dönüş vaktiydi ve ben hiç dönmek istemiyordum 🙁
2 yıl aradan sonra ilk kez yurt dışı seyahat yapmış olmanın zevkine varınca bırakmak istemedim sanırım.
Daha detaylı ulaşım, konaklama ve yeme içme rehberi de hazırlayacağım 😉
Sevgilerimle..
